Yüzyıl Sonra Mihrimah Sultan’da Delâil-i Şerif Hatmi

İslam dünyasının en meşhur salavat kitabı Delâilü’l-Hayrât (Hayırların Rehberleri) hatim geleneği, İslam dünyasının gözbebeği İstanbul’da, üç bin kişiyi aşkın katılımcı ile Edirnekapı Mihrimah Sultan Camii’nde ihya edildi. 

Organizasyonunu Mahmudiye Eğitim Sağlık Kültür ve Sanat Vakfı’nın üstlendiği bu tarihi mecliste, Delâilü’l-Hayrât salavat-ı şerif kitabı dünya çapında tanınmış alim ve Şâzili şeyhi Şeyh Muhammed Ebu’l-Huda el-Yakubi el-Haseni riyasetinde hatmedildi. Yüzyıldır beklenen hatme yurtiçi ve yurtdışından, genç ilim talebelerinin çoğunluğunu oluşturduğu üç bini aşkın peygamber aşığı teveccüh gösterdi. 

Şeyh Yakubi İslam dünyasının Kur’an-ı Kerim’den sonra en çok okunan kitabı olan Delâilü’l-Hayrât’ı, himayesinde yetiştiği muhterem babaları Şam uleması ve Şam Emevi Camii imamlarından Şeyh İbrahim el-Yakubi el-Haseni’den aldığı sened ve kıymetli başka alimlerden kendisine ulaşan senedlerle dinleyicilere rivayet etti. Şeyh efendi programın ilk yarısında babasından almış olduğu senetle Şam rivayetini; ikinci yarısında ise Mekke ulemasından kendisine ulaşan rivayeti aktardı. Program sonunda tüm katılımcılara icazet takdim edildi. Böylece üç bini aşkın kişi bu kutlu isnad zincirinin son halkası olarak büyük bir berekete nail oldu.

Şeyh Yakubi, geçtiğimiz ay İngiltere’de, 50.000’i aşkın müminin kalbini Peygamber Efendimiz’in aşkıyla dolduran 20 Delâilü’l-Hayrât meclisi gerçekleştirdi. Londra, Cambridge, Oxford, Birmingham, Manchester, Slough, Hounslow, Leicester, Rochdale ve daha birçok şehirde düzenlenen meclisler yerel halk tarafından camilerde düzenlendi. Genç yaşlı, kadın erkek, her milletten on binlerce  kişi bu meclislerden istifade etti. Gayrimüslimler tarafından da takip edilen bu mübarek salat-u selam meclislerinde, bazı katılımcıların şehadet getirip İslam ile şereflenmesi büyük coşkuyla karşılandı. Şehadet getirmek isteyen bir insanın bir dakika dahi bekletilemeyeceğini ve ölümün her an gelebileceği hakikatini bildiren Şeyh efendi, derse birkaç dakika ara vererek kelime-i şehadeti kendilerine bizzat telkin etti. Böylesi maneviyat dolu sahnelere şahit bulunan cemaat, müslüman olmuş kardeşlerine Allah-u Ekber nidalarıyla kucak açtı. 

Şeyh Muhammed el-Yakubi İngiltere’de düzenlenen programların hemen ardından  İstanbul’u teşrif ettiler. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’e hasret gönüller meclise katılabilmek için, sabah saatlerinden itibaren camiyi doldurdular. Öğle namazını müteakiben başlayan derste binlerce mümin; dillerinden dökülen, kubbelerde yankılanan ve gönüllerine işleyen binlerce salavatın ülkemize rahmet, bereket ve mağfiret kaynağı olması için Cenab-ı Hak’tan niyazda bulundu. Peygamber Efendimiz’in güzel isimlerinin anıldığı bu yüce meclis, el-Musafirun ilahi grubu ve Dr.Mehmet Öncel ve ekibi tarafından eşsiz ilahilerle süslendi. Delâilü’l-Hayrât hatim geleneğinin bu mübarek vesile ile İstanbulumuzda ihya edilmesi,Hz. Peygamber’in aşkına susamış bu topraklara adeta cansuyu oldu. 

Delâilü’l-Hayrât Kur’an-ı Kerim’den sonra İslam dünyasının en çok basılan ve okunan kitabı olmuştur. Tarikat-ı Şazeliye şeyhi İmam Muhammed b. Süleyman el-Cezûlî (ö. 1404), Fas’ta bulunan Karaviyyîn Medresesi’nin kütüphanesindeki kıymetli eserlerden istifade ederek bu muazzam kitabı ortaya çıkarmıştır. Yazıldığı günden beri İslam dünyasında kabul görmüş, dört mezhep alimleri, muhaddisler ve dahi sûfiler rivayeti için adeta birbirleriyle yarışmışlardır. Kitap bir salavat kitabıdır; ancak İmam Cezûlî, muazzam birikimi ve dehasıyla, ehl-i sünnet akaidini ve her müminin bilmesi üzerine farz olan pek çok bilgiyi de kitabına derc etmiştir. Okuyanın sıkıntılarından  azade olacağı, hastalara şifa ve borçlulara eda vesilesi olacağı, Peygamber Efendimiz’e sadakat ve hürmetle Allah tealanın üzerimizden her türlü belayı def edeceği ve Allah tealanın rahmetini celb edeceğine olan inanç ile kitap asırlar boyu her müslüman hanede mevcud bulunmuştur. Kitap üç günde bir, dört günde bir ve haftada bir hatim yapabilecek şekilde taksim edilmiştir. Şeyh efendi de ders esnasında kitabın her gün okunması gerektiğini cemaate hatırlattı, icazeti raflarda saklamaları için takdim etmediğini vurguladı. Meşgul ve hasta bulundukları günlerde dahi asla bırakmamalarını, bir satır yahut bir salavat-ı şerife ile de olsa Delâilü’l-Hayrât’ı okumakta daim bulunmalarını nasihat buyurdu. 

Şeyh Muhammed el-Yakubi el-Haseni, ümmetimize tam 106 mahtût Kur’an-ı Kerîm miras bırakan meşhur hattat Kayışzade Osman Nuri Burduri Efendi’nin yazdığı bir Delâilü’l-Hayrât nüshasının tıpkıbasımını, Signatora Publishing tarafından yayına hazırlatarak ümmetimize büyük bir hizmet sunmuş bulunuyor. Delâilü’l-Hayrât ile birlikte, kitabın Şeyh Efendi tarafından İngilizce diline tercümesi ‘‘Guides to Goodness’’ kitabı ve Delâilü’l-Hayrât’a Giriş   ‘‘Introduction’’ kitabı üçlü set olarak Temmuz ayında İngiltere’de neşredildi. Eserin Türkiye ve Ortadoğu’daki en meşhur el yazma nüshasından tıpkıbasım olarak hazırlanmış olması, Şeyh Yakubi’nin yazarın ruhunu okuyucuya yansıttığı İngilizce tercümesi ve “Giriş” kitabı, Signatora Yayınları’ndan neşredilen bu seti mümeyyiz ve mu’teber kılan özellikler arasında zikredilebilir. 

Duaların müstecâb olduğu, meleklerin kanatlarını gerdiği, Peygamber Efendimiz’in anıldığı bir bayram saadetiyle geçen bu mübarek salavat meclisine katılım fırsatı sunmasından ötürü katılımcılar, Şeyh Yakubi ve Mahmudiye Vakfı’na, programda ve sosyal medyada teşekkür ve minnetlerini iletmeye devam ediyorlar. Türkiye ve İslam alemi için Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa’nın isminin anıldığı bu meclis uzun zamandır gözlenen bir geleneğin İslam’ın en önemli şehirlerinden biri İstanbul’da ihyası niteliğinde oldu. 

Delâilü’l-Hayrât ne ilk ne de son salavat kitabıdır fakat onun kadar kabul görmüş başka bir kitap olmamıştır. Tüm serüveni “Oku!” emriyle başlayan İslam ümmetinin, bu yüce kitaba yeniden sarılmasını ve bu mübarek meclislerden azami istifadelerini Cenab-ı Hak’tan niyaz ederiz. Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin sevgisiyle mamur gönüllerimiz gelecek nesillerimizin teminatı, muzafferiyetimizin anahtarıdır. Bize gaflete düştüğümüz bir vakitte bu hakikati hatırlattığı için Şeyh Muhammed el-Yakubi’ye sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz.

Allah teala kendilerinden razı olsun.

Mahmudiye Eğitim Sağlık Kültür ve Sanat Vakfı